Peki neye para verirsiniz?

[kemalfigen]

Çanta forumunu okurken aklıma geldi. Pekçok hanım, param olsa da vermem demiş. Hatta yazıktır günahtır, o paraya bir ay çalışanlar var denilmiş, tüketim toplumuna çevrildik, ben bunu desteklemiyorum tadında yazanlarımız var vs vs....

Peki diyelim ki çalışan bir kadınsınız. Eşiniz de çalışıyor. Aileye aylık ortalama 40.000 TL giriyor. Bu paranın hemen hemen yarısını siz kazanıyorsunuz. Yani aylığınızı 20.000 TL gibi düşünün. Ayrıca yıl sonu priminiz var falan filan....

Şimdi bu kazanç çerçevesinde neye para verirsiniz? Örneğin şirketiniz size Volvo SUV verdi (halk tabiriyle Volvo Cip ). Motoru 2000. Böyle bir durumda da bunu kabul etmez misiniz? 2000 motor çok benzin yakar, kaynaklar gittikçe tükeniyor, daha küçük ve az yakan bir araba neyime yetmiyor mu dersiniz?

Başka bir örnek yine diyelim ki şirket size Apple paket veriyor. Iphone, Ipad, Mac Book...Yok valla bunların üçü bir arada fazla. Nice insanın bilgisayarı yok. Bana bir tanesi yeter mi dersiniz? Veya ne bileyim Iphone varken Ipad ne gerek diye düşünüp iade mi edersiniz?

Nasılsa paranız var ya, aslında yine diyelim ki 3000-3500 TL ev kirası verebilrisiniz. Ev de çok hoşunuza gitti. Ama bu miktar çoğu insanın 1 ayda bile kazanamadığı oranda. o zaman beğendiğiniz evi tutmaz mısınız? Yazık, millet bunu 2-3 ay çalışıp kazanıyor mu dersiniz?

Başka bir örnek, tabii o kadar paralı bir iş demek, konum itibariyle muhtelemen üst düzey birileri ile birlikte olmanız demek. Atıyorum toplantıya gittiniz. Diğer kadınlar ortalam 1000-5000 TL arası çantalar takmışlar. Yine de 70-100 Tl arası bir çanta mı kullanırsınız? Ve yine de atıoyurm Beşiktaş pazarından mı giyinirsiniz?

Yukarıdakilerin hepsi örnek...

Kısacası hanımlar, çalışıyorsunuz ve dedik ya 20.000 TL'yi net olarak çatır çatır her ay kazanıyorsunuz. Üstelik eşiniz de kazanıyor. Neleri almaya kıyarsınız?

Sevgiler

Figen

[Bizanslı]

şahane bir evim varsa "şahane bir müzik sistemi" ne para veririm.
"şahane bir sinema sistemi"ne para vermeye hiç hayır demem
"Hermes" çantalarımı kolumdan çıkarmam
"özel style danışmanım" olur, dolabım evim kadar olur
Personal Trainer'ım olur...
şarap kavımda "petrus"larım olur

arabam var, evim var, yazlık vs'm varsa "şahane bir tekne" için para biriktiririm.
tatillerimde dünyayı gezerim.

kısacası Figencim,
çok param olsa en şahane ve en kaliteli şekilde yaşamayı biliyorum.

Mesele parayı bulmaya kaldı

[aysenurakman]

Ben şuandada beğendiğim birşeyi pahalıda olsa alıyorum.
Az alıyorum öz alıyorum.
Bir tane çantam var hergün heryerde kullanıyorum alırken çok para verdim.
Ayakkabıda ve çantada ve diğer kiıyafetlerdede az ve öz kavramım var.
Pahalı olsun ama beğendiğim olsun birtane olsun önemli değil.
Takıntılıyımdır.
Hergün aynı kıyafeti giyerim aynı ayakkabı ve çantayı kullanırım hiç sıkılmam

[Kızım_Aleynam]

Kişinin ihtiyaçları ve kaliteye verdiği önem kazancı ile doğru orantılıdır bence ...evime aylık 40.000 lira giriyorsa tabiki daha kalite eşya kullanırım...şuan ben 700 lira kiralık bir evde oturuyorum...ve şuanki gelirim bukadarlık kirayı kaldı-ra-biliyor. ama asgari ücret 831 lira ...asgari ücretle geçiniyor olsam oturduğum evin kirası tabiki 700 olmayacak...bence harcamaya herkes harcar...

[hasefehanım]

Samimiyetle cevap vereyim , şu andan fazlasını yaşamam.sadece kızım için (eğitim sosyal faaliyet) harcarım.Bunun dışında bir çocuk okuturum .Etrafımdakileri görürüm.Eşim bana dokunmatik telefon aldı kullanamıyorum çünkü eski telefonum hala iyi durumda.Neden onu atıp öbürüne sarayım şimdi.Bozulursa kullanırım diye düşünüyorum.Hiçbir zaman 3-5 çift ayakkabım, değişik montlarım olmadı.Varsa 3 ayakkabım birini paylaşırım.Ayakkabı ve çanta yıllarca kullanılamayabiliyor.Trendler hızla değişebiliyor.Bu nedenle bana anlamsız geliyor.Belki ben bilmiyorumdur ,anlamıyorumdur önemini ,bilen için önemlidir birşey diyemem.

Ama bu parayı kazanarak yukarıda yazdıklarımı yapmak için kuralına uygun davranmaya çalışırım. Çantamın pahalı olması gerekiyorsa olur veya diğer şeyler.Ama özelimde paylaşmaya gayret ederim.Ve yine aynı noktada duruyorum: Tüketimi bu kadar tetiklemem.Ya çok beğendim napim alayım bunu pahalıymış ama olsun çok sevdim diyemem.

Kısacası ben bireysel menfaate uzağım.Hayata bakışım, ideolojim beni başka türlü düşünmekten alıkoyuyor.

[damla1]

Figen,

Ben canta icin bu parayi vermem dedigimde, bunu baskalarini dusunurek vermem demedim. Kendim istemedigim, ve beni mutlu etmeyecegi icin vermem dedim. Param olmadigi icin degil, cok sukur durumumuz oldukca iyi.

Insani mutlu edecekse baskalari versinler, beni mutlu etmezdi. Sosyal cevre ne der diye, hic birzaman kaygim olmadi benim. Sevdigim seyleri alir, sevdigim seyleri giyerim, kimseyi de kahileye almam. Cevrem benim cantamin degerine gore beni kategorize edecekse, zaten o cevremde olamaz.

Ne artistler var, sirf bugun varsa bugun tuketeyim dusuncesi yuzunden, yaslandiklari zaman sokaklarda oluyorlar.
Yarinimizin garantisi varmi? Sirf nefisi tuketmek icin yasamak bana egoistce geliyor.

Bizim esimle gelecek icin bir takim hedeflerimiz var. Buna en kisa zamanda ulasmak hayalimiz.
Cocuklarin egitimi/gelecegi ve bizim kaygisiz ve henuz gencken bir hayat surebilecegimiz ortam hazirlamak bunun basinda geliyor. Fakat bunu yaparken yasamayi da unutmuyoruz, en luks yerlerde tatil yapip en guzel arabalarda geziyoruz. Is yerimden arabam, telefonum v.s. zaten var, bunlari geri cevirmem. Hayatimda kaliteyi severim. Kendime, esime, aileme bakmayi, muhtaclara yardim etmeyi de. Bu hayata bir kere geliyoruz, mutlu, doludolu ve huzurlu bir hayat surmek tek gayemiz.

[nesli002]

Mütevazi bir dünya görüşüne ve tüketim anlayışına sahip olup da "20bin maaş+cip+en iyi telefon" seviyesine yükselen birini henüz görmedim.Eğer bir şekilde olursa da elbetteki şirketin verdiği imkanlar ne ise onu kullanmak zorundadır.Çalıştığı şirketin ve bulunduğu konumu korumanın bir gereği olarak pahalı da giyinmek gerekebilir.Evine giden gelen güruhun standartları gereği çok pahalı bir evde de oturmak zorunda kalabilir.Ama bunun için imkanlarını zorlamaz.Zaten maddi gücü yeter.Kimsenin de bu dünya nimetlerini "ben lüksü sevmem" diyerek elinin tersiyle iteceğini sanmıyorum.

Yeri gelmişken kısaca;eğer bütün şirketler ve kurumlar gerçekten hak ederek yükselmiş kişiler tarafından yönetilse idi ortalık bu kadar gösteriş budalası ile dolmazdı.
(Bunun sermaye düşmanı olmakla ilgisi yok)

Aslında bir önceki forumda belki "imkanları zorlayarak almak" üzerinde tartışabilirdik.Yani ben peşin parası yetişmediği için 425TL'lik çantayı taksitle alan insana gülümserim.Popüler kültürün dayattığı sınıftan bir üstüne atlamaya çalışmak gibi.Bir başka deyişle "ayranı yok içmeye ..." gibi.

Bir de bu maaşı kolay kolay vermezler insana , yerini korumak için ve ayağını kaydırmak isteyenlere karşı çok çalışmak ve/veya gerekli kişilerle arayı hoş tutmanın zorunluluklarını yerine getirmek icap eder.Bu da insanı fiziken ve ruhen hayli meşgul eder , buna rağmen zaman varsa bol bol gezerim ben ve başkalarına ütopik gelecek bazı şeyler yaparım (burada yazmayayım) ; beni adi çantam yüzünden hakir gören olursa onu başka türlü alt etmemi sağlayacak şeyler...

[V!LDAN]

Figen, ben para kısmına takıldım, aylık ortalama 40.000 demişsin ya, bizim aileye yılda o kadar para girmiyor...

O nedenle inan ne cevap vereceğimi bilemedim, sonradan görme bişey olur çıkardım herhalde

[zeyneb]

olsaydı ne yapardım bilmem. ama onu şu kadara almak, bu parayı şuraya vermek vs yerine dünyayı gezerdim sanırım.
bir de bir kısmıyla ihtiyacı olan öğrencilere burs sağlayan bir kuruma bağışlardım düzenli.
çanta, giysi al al nereye kadar, sonu yok..

[Yeşim_Yıldırım]

Çanta forumunu okurken aklıma geldi. Pekçok hanım, param olsa da vermem demiş. Hatta yazıktır günahtır, o paraya bir ay çalışanlar var denilmiş, tüketim toplumuna çevrildik, ben bunu desteklemiyorum tadında yazanlarımız var vs vs....

Peki diyelim ki çalışan bir kadınsınız. Eşiniz de çalışıyor. Aileye aylık ortalama 40.000 TL giriyor. Bu paranın hemen hemen yarısını siz kazanıyorsunuz. Yani aylığınızı 20.000 TL gibi düşünün. Ayrıca yıl sonu priminiz var falan filan....

Şimdi bu kazanç çerçevesinde neye para verirsiniz? Örneğin şirketiniz size Volvo SUV verdi (halk tabiriyle Volvo Cip ). Motoru 2000. Böyle bir durumda da bunu kabul etmez misiniz? 2000 motor çok benzin yakar, kaynaklar gittikçe tükeniyor, daha küçük ve az yakan bir araba neyime yetmiyor mu dersiniz?

Başka bir örnek yine diyelim ki şirket size Apple paket veriyor. Iphone, Ipad, Mac Book...Yok valla bunların üçü bir arada fazla. Nice insanın bilgisayarı yok. Bana bir tanesi yeter mi dersiniz? Veya ne bileyim Iphone varken Ipad ne gerek diye düşünüp iade mi edersiniz?

Nasılsa paranız var ya, aslında yine diyelim ki 3000-3500 TL ev kirası verebilrisiniz. Ev de çok hoşunuza gitti. Ama bu miktar çoğu insanın 1 ayda bile kazanamadığı oranda. o zaman beğendiğiniz evi tutmaz mısınız? Yazık, millet bunu 2-3 ay çalışıp kazanıyor mu dersiniz?

Başka bir örnek, tabii o kadar paralı bir iş demek, konum itibariyle muhtelemen üst düzey birileri ile birlikte olmanız demek. Atıyorum toplantıya gittiniz. Diğer kadınlar ortalam 1000-5000 TL arası çantalar takmışlar. Yine de 70-100 Tl arası bir çanta mı kullanırsınız? Ve yine de atıoyurm Beşiktaş pazarından mı giyinirsiniz?

Yukarıdakilerin hepsi örnek...

Kısacası hanımlar, çalışıyorsunuz ve dedik ya 20.000 TL'yi net olarak çatır çatır her ay kazanıyorsunuz. Üstelik eşiniz de kazanıyor. Neleri almaya kıyarsınız?

Sevgiler

Figen

Figen bunun cevabı herkesin önceliklerine göre değişkendir. Kimisi ayda 20000-40000 gelire sahiptir 3 kıyafeti, 2 ayakkabısı, 2 çantası vardır, geri kalanıyla , har ay atıyorum evine müzayedelerden bir tablo alır, ya da yurtdışı seyahatler yapar orada keyfince harcar. Bir diğeri teknede yasar, kazancının büyük kısmını sosyal yardım kuruluşlarına dağıtır. Bir diğeri herseyi ile kaliteli ve lüks yaşamı tercih eder. Bir diğeri sadece çocuğuna harcar, çocuğu için yatırımlar yapar. örnekleri çoğaltmak mümkün...

Aynı sey, aile toplam geliri 1000-2000 tl olan insanlar içinde gecerli, biri vardır yemez içmez, çocuğuna yatırım yapmaz, elindeki avucundakini gücü yettiğince giyime harcar. Bir diğeri, bu para ile kendine hiçbirsey harcamaz, giymez, yemez, çocuğunu iyi yetiştirmeye, eğitimine harcar ... bu örnekleri o kadar çok çoğaltabiliriz ki...

Bana sorarsan sen ne yapardın diye, sanırım hepsini dengelemeye çalışırdım. Bu denge, sadece Deniz'in tarafında biraz daha ağır basardı , şimdi olduğu gibi