Sevgili Demet,
Satırlarını okurken öylesine etkilendim ki, mutlaka içime dalga dalga yayılan kıskançlığı yazarak içimden atmalıyım diye düşünerek, parmaklarımın klavyede uçuşarak duygularıma tercüman olmasına izin verdim bugünlük.
Bir kadının fırtınalarını, aşka özlemini öyle güzel dile getirmişsin ki bu satırları yazdıran düşsel güce ve onu hepimizi sarmalayan bir paketle sunmayı başaran kalem hakimiyetine imrendim...
Dilerim aşka dair yazıların hiç bitmez. Ve tabii paylaşma arzunda...
Diyeceksin ki, benim yazımın yorumları neden böyle bir başlık altında. Çünkü emeğe ve sanata saygısızlık en büyük ayıp diye düşünüyorum. Ve güzel paylaşımının altında kaleme alınan tüm yazılardan farklı bir yerde durması gereken bu yazıyı başka bir formla aktarıyorum.
Çünkü benim dikkatimi çeken bambaşka bir şey var. Bu sitede vakti zamanında bazı şeyler silinmiş ve yasaklanmıştı. İmzalarda kullanılan resimlerin müstehcenliği bile sözkonusu olmuştu. Ve hepimiz bu kararın önünde saygıyla eğilmiştik. Çünkü kural kuraldır, ya uygularsın ya gidersin diye biliyorduk...
Peki her satırında içindeki yoğun duygular kadar bolca seksüel eylem çağrıştıran bu yazıyı mübah kabul edip, hararetle el sıkmak bir çeşit ikiyüzlülük müdür? Yoksa zaman içinde kurallar değişmiş midir?
Bu sorum aslında sana değil. Biliyorum ki, o günlerde sen tüm bunların dışındaydın. Ama bunun için mücadele veren yada site kuralları olarak benimseten kişilerin bakış açısı olarak sorguluyorum.
Belki bir cevap verebilen çıkar... Kim bilir???