Moderatörün belirlediği 10 günlük süre bugün doldu. Simyacı üzerine olumsuz bir eleştiri yapamam. Yabancı dilde kitap okumadığımdan çeviri hakkında da yorum yapamam. (Ancak bizim çeviri yazarlarımız oldukça iyi çalışıyor.)
henüz geniş kapsamlı bir tartışma ortamı olmadığından Simyacı da hoşuma giden benzetmeden bahsetmek istiyorum. Simyacı, madenleri altına çeviren kişilere deniyor ya; kahramanımızda hazine için uuuzuun uzuuuun ama bol birikimli yıllar geçiriyor sonra da gerçek hazinesinin çobanlık yaptığı yurdunda sırtını dayayıp dinlendiği ağaçta olduğunu öğreniyor hani. Al sana gerçek Simyacılık hayatını altına çeviriyor ruhunu genişleterek.
Hazinenin gerçek yeri şura denseydi zengin ve dar olarak kalacaktı. ama yazarımızın eski bir çiçek çocuk olması kahramanının o şekilde bir davranış göstermesine el vermemiş ve ortaya böyle etkileyici ,insanda seyyah ruhunu depreştiren bir kitap çıkmış. Sevmiştim. Yine sevdim .Hem de daha çok nasihat edinerek...