[size=medium]Erkeklerdeki sahiplenme duygusu, aileye aşırı bağlılık ve içine kapanıklık, nasıl dış etkenler cildi kurutup çatlatıyorsa, kadını da öyle yıpratıyor. Bir süre sonra benlik duygusunu kaybeden kadın, depresyona giriyor[/size]

Nasıl ki dış etkenler cildi kurutup çatlatıyorsa, ikili ilişkilerdeki bazı erkek profilleri de, kadını yıparatabiliyor. Kadını bir anlamda kurutan bazı davranışlar, bir süre sonra ruhsal sıkıntıları da beraberinde getiriyor. Aldatılma, fiziksel, sözlü veya psikolojik şiddet, aşağılanma, hiç yerine konma, fiziksel görünümündeki eksiklikleri yüzüne vurma gibi davranışlar depresyona sokuyor. Memorial Hastanesi Psikoloji Uzmanı Psikolog Aslıhan Tokgöz Tozlu, kadınlara hayatı zehir eden erkek tiplerini sıraladı:

SAHİPLENME DUYGUSU DEPRESYONU TETİKLİYOR

İkili ilişkilerde ilişkiyi ve kadını yıpratan en önemli unsurlardan biri kıskançlık. Ancak, bunun da ötesinde kadını çok fazla yıpratan ve kıskançlığın da önüne geçebilen durum, sahiplenme duygusu. Evlendikten sonra erkeğin kadına hissettirdiği, ‘Sen benim malımsın’ düşüncesi kontrol mekanizmasını da beraberinde getiriyor. Erkek, kadının kıyafetlerine, davranışlarına karışıyor, arkadaşlarını görmesini istemiyor. Bir süre sonra da çalışmasına karşı çıkıyor. Hatta daha da ileri giderek, ‘benden önceki hayatını bitiriyorsun, benimle yeni bir hayata başlıyorsun’ diyebiliyor. Bu durumda kadın tek başına karar veremeyeceğini düşünmeye başlıyor. ‘Ben seninle varım, çünkü beni ben yapan bütün her şeyi seninle bıraktım’ düşüncesi ile kadın, bir süre sonra yok oluyor.

AİLE BASKISI YIPRATIYOR

“Senin annen benim annem, senin ailen benim ailem” ayrımı, ikili ilişkilerde kadın ve erkek için çok fazla yıpratıcı oluyor. Ama erkekler evlendikten sonra aile kavramını biraz daha ön planda tuttuğu için, kadın bu durumdan çok daha fazla etkileniyor. Erkek, ‘Annem benden önce gelir. Bir şey yapacaksan önce annemden izin alacaksın’ gibi yaptırımlar uygulayabiliyor. Bu durum bir süre sonra kadın için çekilmez bir hâl alabiliyor. Ataerkil ailelerde sıklıkla rastlanan aile sendromunda, kadına ‘bizi olduğumuz gibi her şeyimiz ile kabul edeceksin ve her dediğimizi yapacaksın’ duygusu veriliyor. Böylece duygularını ifade edemeyen kadın, depresyona sürükleniyor.

İÇİNE KAPANIK ERKEK ÇATLATIYOR

Kadınlar için öne çıkan en önemli sorunlardan biri de iletişim bozukluğu. Erkeğin içine kapanık olması, konuşmaması, zamanını bilgisayarın ya da elinde kumanda ile televizyonun karşısında geçirmesi, bir süre sonra kadını eşinden soğutuyor. Paylaşımcı olmamak ilişkiyi yıpratıyor.

DEPRESYONUN BELİRTİLERİ

Eşiyle sorunlar yaşayan kadın, içine kapanma, depresyon, yemek yeme alışkanlıklarında bozukluk, ev içinde eşi ile paylaşamadığı şeyleri ailesi ve arkadaşları ile paylaşma davranışları sergiliyor. Ruhsal olarak çökmeye başlıyor. Kaygı bozuklukları, depresyon, sürekli kötü bir şey olacak duygusu tetiklenebiliyor. Psikolog Aslıhan Tokgöz Tozlu, “bu durumdaki kadının psikolojik destek alması şart. Aksi taktirde içinden çıkalamayacak ruhsal bozukluklara sürüklenebilir” diyor